Floortime Sosyal Duygusal Gelişim Basamakları 1-2-3

Bu yazımızda Floortime yaklaşımıyla çalışılan sosyal duygusal kapasitelerin neler olduğuna daha yakından bakacağız.

Gelişime temel teşkil eden ilk 3 basamağı ele alacağız.

Sosyal Duygusal Gelişim Kapasiteleri

1. Basamak: Regülasyon ve ortak dikkat:

Çocuklar dünyaya geldiklerinde bir duyu bombardımanına maruz kalırlar: sesler, ışıklar, yüzler, kokular ve kendi bedeninden gelen sinyaller. Bu ortamda başarmaları gereken temel görev sakin kalarak çevreye yanıtlarını düzenlemektir. Sonra yavaş yavaş ebeveynin yüzüne, sesine, yatağın yumuşaklığına odaklanabilmeye başlayacaktır. Bu temel beceri yani regülasyon (öz düzenleme) olmadan daha sonra gelişecek sosyal, duygusal ve zihinsel gelişim basamaklarına geçmek zorlaşacaktır.

Bu basamakta desteklenen çocuklar güven ve farkındalık kazanacaktır.

Ne Yapılmalı
  • Çocuğunuzun kendine özgü duyusal tercihleri vardır. Bunları dikkatli bir gözlemle bulmalı ve kullanmalısınız. Sıcak-soğuk, yumuşak temas-kuvvetli temas, az ışık-çok ışık bunlardan hangisi onu sakinleştiriyor? Cevaplarımıza göre davranmalıyız.
  • Çocuğunuzla her defasında 20-30 dk süreyle günde çok defa kesintisiz etkileşimde bulunun.
  • Çocuğunuzun duyuları ve hareketlerine hitap edecek eğlenceli yollar bulun.
  • Çocuğunuzu sadece oyuncaklarla oyalamayın, gerçekten etkileşim kurun.
  • Uzun süre tek başına kalmasına müsaade etmeyin.
  • 2. Basamak: Birliktelik, samimiyet veya ilişkilere katılım

    Regülasyonu takip eden basamak çocuğun çevresindeki insanlara ilgisidir. Bu aşamada çocukların dünyasında en önemli şeyler ebeveynleridir ve bebek onlara da kendilerini özel hissettirir. Bebek ve ebeveynler birbirlerini gördüklerinde gözleri parlar, heyecanlanırlar. Bu sayede birbirlerini keşfederler ve yakınlık duygusunu yaşamaya başlarlar.

    Bu yaşta kurulan yakınlık duygusu gelecekteki ilişkiler için zemin hazırlayacaktır. Bu sayede çocuk sevgi ve sıcaklık duygusunu tanır, insanlarla ilişkilerin keyifli olduğunu hisseder.

    Bebeğin bu basamakta ustalaşması motor, bilişsel ve dil gelişimini destekler. Bebek yakınlık kurduğu ebeveynin yüzüne ve dokunuşuna yönelmek için vücudunu kullanır, göz teması kurar. Bazı yüzler ona tanıdık gelmeye başlar ve onları aramak için belleğini tarar ve unlara 30 sn civarında dikkat vermeyi öğrenir. Konuşmanın da kaynağını tespit eder ve takip eder.

    Sadece bebekler değil daha büyük çocukların da yakınlık duygusu edinmede desteğe ihtiyacı olabilir.

    Bu aşamada kurulan yakınlık duygusu sayesinde bebek tüm hareketlerine ve fikirlerine bir amaç katar. Amaçlılık otizmli çocuklarda özellikle geliştirmekte zorlanılan bir alan olup sosyal etkileşimden yoksun olunduğuna karşımıza çıkacak bir sonuçtur. Erken dönemde çocuğun yöneleceği yegane ve temel şey ebeveynlerinin insani yakınlıklarıdır

    Ne Yapılmalı
  • Farklı ses tonlarına onunla konuşabilir ve dikkatin çekebilirsiniz
  • Farklı yüz ifadeleriyle oyunlar oynayabilirsiniz
  • Onunla konuşurken dokunabilir veya masaj yapabilirsiniz
  • Onunla konuşurken vücudunu oyuncu şekilde hareket ettirebilirsiniz.
  • Çocuğun karnını gıdıklarken yüzünüzü ona yaklaştırıp gülümseyebilirsiniz.
  • Unutmayın ki çocuğun tercihlerine göre bu önerileri yapmalısınız. Nasıl dokunulmayı seviyor, nasıl sesleri seviyor, ani mi yavaş mı hareket edilmesini istiyor gibi sorulara cevap vererek işe başlayın.

    3. Niyetlilik ve iki yönlü iletişim

    Çocuk ebeveynleriyle yakın bir bağ kurduğunda mucizevi bir şey gerçekleşir; çocuk ebeveynleri üzerinde etkisi olduğunu anlar. Gülümsediğinde ebeveyn gülümsüyordur, babasına uzandığında babası onu kucaklıyordur. İşte bu iletişimin başladığı andır.

    Bu davranışa ‘açılan ve kapanan iletişim çemberleri’ diyebiliriz. Örneğin bir çocuk babasına gülümser ve iletişim halkasını açar; sonra babası ona döner ve kucaklar, çocuk da babasına memnun bir ifadeyle gülümser ve bu şekilde iletişim çemberini kapatır.

    Bu çemberleri açıp kapatmada ustalaştıkça artık çocuk irade sahibi bir varlık olarak kendisini algılar. Bu aşama önemlidir: irade sahibi olmak: çevresini aktif şekilde etkileyebilen birisi olmak. Bu sizin kim olduğunuza dair fikirlerinizi geliştirmenizi sağlayacaktır. Neler yapabiliyorum, anne babamdaki etkilerim neler? Nesnelerle neler yapabiliyorum? Bunlar benliği geliştirecektir.

     

    Çocuk bu beceriyi edindikten kısa süre sonra etrafındaki nesneleri de etkileyebileceğini anlar: bir oyuncağı yere fırlatıyordur, bir şeye vurunca ses çıkarıyordur artık. Çocuk temel motor, bilişsel ve duygusal becerileri edinir. 

    Benliğin gelişmesi sayesinde içinden konuşulacak bir zeminimiz olacaktır. Benliğimiz dediğimiz ruhsal yapımız geliştiğinde konuşma için bir alan açılmış olur. Otizmli çocukların ebeveynleri konuşmamaları, hatta konuşanların da sohbet etmemeleri gibi kaygılarla başvururlar. İşte ilk 3 basamakta gelişimi tamamlanmamış bir çocuk için konuşma zaten anlamlı veya çevresini etkilemeye yönelik olmayacaktır.

    İki yönlü iletişim tüm yaşamımız boyunca gereklidir. Büyük bir çocuk öretmeni onu kucakladığında sarılacaktır veya arkadaşını ittiğinde o ağlayacaktır.

    İki yönlü iletişimdeki gelişmeden çocuklar amaçlılık duygusu oluşturamazlar. Amaçlılık oluşmazsa kim olduğumuza yanıt veremeyiz ve dünya da mantıklı bir şekilde zihnimizde yer etmez.

    Ne Yapılmalı
  • İletişimin temeli niyetliliktir. Amacınız çocuğun inisiyatif alması, iletişimi başlatması olmalıdır. Onun iletişim kurmak istediği konuyu-nesneyi takip etmelisiniz.
  • İletişimi çocuk başlatmalı ve ondan sonra amacına ulaşması için onu desteklemelisiniz.
  • Çocuk size yanıt vererek iletişim çemberini kapatacaktır.
  • İletişim çemberlerini açıp kapatmak bu aşamanın hedefidir.
  • Bir çok oyun ile iletişimde kaldığınız süreyi uzatın.
  • Unutmayın çocuğunuzun yaşında bağımsız olarak hangi gelişim basamağında olduğunu tespit etmelisiniz. O basamağa uygun şekilde etkileşim kurmalısınız. Örneğin bu ilk 3 basmakta desteğe ihtiyacı olan bir çocuk evcilik oynamak gibi karmaşık fikirlerin alış verişini gerektiren ve fikirler arasında köprü kurmayı gerektiren bir oyunu oynayamayacaktır. Ya da sorularınıza yerinde karşılık vermeyecektir.